
KLEOBULOS VE LİNDOS
Euagoras’ın oğlu Kleobulos ya da bilinen adıyla Lindoslu Kleobulos (kimileri (Duris) onun Karyalı olduğunu söylese de bu zayıf bir argüman olarak kalmıştır.) Herakles’in (Herkül) soyundan geldiği rivayet edilir. Lindos günümüzde Rodos olarak adlandırdığımız adada bulunan şehrin ismidir. Ayrıca günümüzde Rodos adasının 45 kilometre güneyinde bulunan noktaya Lindos ismi verilmektedir. (Döneme ışık tutan Lindos Akropolisi her yıl binlerce turisti ağırlamaktadır.)

KLEOBULOS’UN HAYATI
Kleobulos güçlü ve güzel bir kişiymiş. Kleobuline adında bilmeceler yazan bir kızı varmış. Kleobuline aynı zamanda meşhur diğer bir bilge olan Thales’in de annesidir. Yani kleobulos Thales’in dedesidir.
İskenderiyeli Clement, Kleobulos’un Lindos kralı olduğunu söyler. Tabii çoğu bilgi rivayet olarak elimize ulaştığından bu bilgiler arasında bağlantı kurarak bazı boşlukları az da olsa doldurabiliriz. Clement’in bu aktırımına dayanarak şu bağlantıları devreye sokabiliriz; Thales’ten bahsedilirken annesinin soylu bir aileden geldiği söylene gelir. Kleobulos’un Thales’in dedesi olduğunu daha önce belirtmiştik. Bu da onun soylu biri olduğunu argümanını ortaya koyar. Bir diğer kuracağımız bağlantı ise ünlü yasa koyucu Solon Atina’dan kendini sürgüne gönderdiğinde Kleobulos’un ona bir mektup yazarak onu Lindos’a davet edip başına burada hiçbir sıkıntı gelmeyeceğini söylemesidir. Buradan da Kleobulos’un yetkili biri olduğu bilgisini çıkarabiliriz. Yani hem soylu hem yetkili biri olması onun kral olabileceği argümanını güçlendiriyor.
Kleobulos diğer birçok dönemdaşı gibi genç yaşlarında Mısır’a eğitim almaya gitmiştir. Kleobulos’un eğitime önem veren bir yapısı vardı bunu kızına verdiği eğitimden az çok anlayabiliriz. Ona göre çocuğa eğitimi hem anne hem baba ikisi birlikte vermelidir.
Kleobulos bilge olmasının yanı sıra aynı zamanda şair ve bulmaca uzmanıdır. Yaşadığı dönemde Lindosu bulmacaları ile ünlü bir şehir haline getirmiştir. Pamphile anılar adlı eserinde Kleobulos’tan şu bilmeceyi aktarmıştır:
Soru: “Baba bir tane, çocukları on iki tane.
Her birinin otuz tane kızı var:
Kimi beyaz kimi kara, iki ayrı görünümü olan kızlar;
Ölümsüz oldukları halde hepsi ölür.’’
Cevap: …? Cevabı yorumlar kısmına yazabilirsiniz.
Ayrıca Frigya kralı Midas’ın mezar taşında yazan şu dizeleri de kleobulos’un yazdığı bilinir:
Bronz bir bakireyim, midas’ın mezarı üstünde yatıyorum.
Sular fışkırıp ağaçlar yeşillendikçe,
Güneş doğup parladıkça, ay ışık saçtıkça,
Irmaklar akıp deniz dalgalandıkça,
Burada onun gözyaşları ile ıslanmış
Mezarı üstünde durup gelip geçene midas’ın burda gömülü olduğunu haber vereceğim.
Şair keoslu Simonides Kleobulos’un bu dizelerine karşı şu alaycı dizeleri yazmıştır:
“Aklına güvenen hangi adam Lindoslu Kleobulos’u övebilir?
Bir sütunun gücünü hiç durmadan akan ırmakların,
İlk bahar çiçeklerinin, güneş ve altın renkli ay ışığının,
Denizdeki girdapların karşısına koyan adamı?
Her şey Tanrıların altındadır; ama taşı ölümlü eller de kırabilir; aptallar böyle düşünür işte.“
Kleobulos yetmiş yaşında öldüğünde mezar taşına şu sözler yazıldı:
“deniziyle gururlu şu Lindos ülkesi
Bilge kleobulos’un ölümüne ağlıyor.“
FELSEFESİ
Kleobulos’un felsefesine söylediği sözler ve bize ulaşmış öğütleri üzerinden ulaşabiliriz. O Mısır felsefesine özel ilgi göstermiş ve kendi felsefesini oluştururken ölçülülük kavramı üzerinde sıkça durmuştur. “Ölçü her şeyin iyisidir” sözüyle ün salmıştır. Ayrıca Pireneli Bias’ın sözlerine önem vermiş onun “Çok dinle yerinde konuş.” sözünü benimsemiş ve “Dinlemeyi sevmeli gevezeliği değil.” nasihatında bulunmuştur. Çok dinleyip az konuşmak da onun felsefesinin bir diğer ayağıydı. İnsan ilişkilerine de çok önem veren bir yapısı vardı. İnsanların dostlukta da düşmanlıkta da aşırıya kaçmaması gerektiğini söylerdi.
İnsanlarla alay edilmemesini nasihat ederdi. Aslında onun ölçülülük derken ulaşmak istediği de tam buydu insanların birbiri ile iyi anlaşıp huzuru bulmaları isteği. erdeme yatkın olmayı öğütlüyordu böylece kötülükten uzak olunacaktı çünkü ona göre ancak erdeme yatkın olan kötülüğe uzak olabilirdi.
KLEOBULOS’TAN SOLON’A MEKTUP
“bir sürü dostun, her yerde evin var; bence demokrasiyle yönetilen Lindos Solon’a son derece uygun bir yer. Açık denizde bir ada, burada oturursan, Peisistratos’tan hiçbir kötülük görmezsin. Dostların da her yandan sana koşacaklar.’’
SÖZLERİ
- Ölçü her şeyin en iyisidir.
- Keyfin esiri değil, fatihi ol.
- Dinlemeyi sevmeli, gevezeliği değil.
- Yabancıların önünde karınla ne seviş ne dövüş: ilki aptallığın, ikincisi deliliğin işaretidir.
- sarhoşken köleni cezalandırma sarhoşluğun belli olur.
- Kendi benzerinle evlen: çünkü kendinden yüksek bir kadın ile evlenirsen kayınların başına efendi kesilir.
- Alay konusu olanlara gülme düşmanlık kazanırsın.
- Talihin değişmelerine cesaretle katlanmayı bil.
- Zor kullanarak hiçbir şey yapma.
- İnsan evinden çıkarken ne yapacağını düşünmeli; eve geri döndüğünde de ne yaptığını.
- Bilgisiz kalmaktansa öğrenmeye heves et.
- Ağzını hayra aç.
- Beden ve ruh sağlığına önem ver.
- İyi durumdayken büyüklük taslama, kötü durumdayken kendini hor görme.
- Erkek çocukları kadar kız çocuklarınızı da eğitin.
DEĞERLENDİRMEM
Yedi bilgeleri incelerken felsefenin neden diğer ülkelerde değil de Antik Yunan da bir ekol haline geldiğini daha iyi anlayabiliyoruz. Elimize yedi bilgeler hakkında görece az bilgiler ulaşsa da anlatılanlar onların neden bu kadar önemli olduğunu anlamamıza yeter de artar diye düşünüyorum.
Bugünkü yazımızın konusu olan Kleobulos’u değerlendirirken onda diğer bilgelerde olan birçok özelliğin benzerlerini gördüm. Örneğin en ünlü sözü olan “ölçü her şeyin en iyisidir’’ sözünün kısmen benzerlerini diğer bilgelerde de görmekteyiz. Aslında bu ölçülü olmak düşüncesinin doğadan kopmamak düşüncesinden geldiği kanaatindeyim. Zaten yedi bilgelerin neredeyse hepsinin doğayla ilgilendiği söyleyebiliriz. Ki bu “ölçülü olmak” kavramının ilerleyen çağlarda birçok büyük filozofun ana felsefesini oluşturduğunu göreceğiz. Kleobulos’taki bir diğer özellik de (yine diğer bilgelerdekine benzer olarak) toplumu iyiye yönlendirme ve düzene sokma çabasıdır. Verdiği öğütlerden anlaşılacağı gibi toplumsal huzuru önemseyen bir yapısı vardır. Kimileri bunun felsefe olmadığını düşündüğü için onları filozof olarak adlandırmak yerine bilge sıfatı ile adlandırmışlardır. Ancak ben asıl felsefenin tam olarak bu olduğu düşüncesindeyim. Bu yüzden Kleobulos’u da filozof olarak adlandırmaktan hiç çekince duymuyorum. Felsefenin toplumla ilgilenmek zorunda olmadığı düşüncesi felsefenin çıktığı topraklar itibarı ile kendini yanlışlar zaten. Çünkü kleobulos’ta da gördüğümüz gibi felsefe dönüştürücü gücü olan bir silah olarak görülüp kullanılmaya başlanıp ortaya çıkmıştır. Son olarak yazımı kleobulos’un şu sözü ile bitirmek istiyorum:
“Bilgisiz kalmaktansa, öğrenmeye heves et“
Sevgiler, AEGEİS
KAYNAKLAR
-Walther Kranz Antik Felsefe
-Çiğdem Dürüşken, Antikçağ felsefesi
-Diogenes Laertios (Diógenes Laercio) ünlü -filozofların yaşamları ve öğretileri
-İskenderiyeli Clement

